Gökyüzündeki İki Efsane ve Bir Mit
Gökyüzündeki takımyıldızlar, insanların binlerce yıl boyunca merakını cezbetmiş ve mitolojik hikayelerle süslenmiş görsel şölenlerdir. Büyük Ayı (Ursa Major) ve Küçük Ayı (Ursa Minor), gökyüzünün en belirgin ve tanınmış takımyıldızlarından ikisidir. Bu iki takımyıldız, hem bilimsel hem de mitolojik açıdan büyük bir zenginlik sunar.
Büyük Ayı ve Küçük Ayı Takımyıldızları:
Büyük Ayı ve Küçük Ayı takımyıldızları, kuzey yarım kürede oldukça belirgin bir şekilde gözlemlenebilen yıldız gruplarıdır. Büyük Ayı, yedi parlak yıldızdan oluşan büyük bir kepçe şeklini andırırken, Küçük Ayı ise üç yıldızdan oluşan küçük bir kepçe şekline benzer.
Bu takımyıldızlar, gökyüzünde birbirlerine oldukça yakın bir konumda yer alır. Büyük Ayı, Ursa Major takımyıldızının bir parçasıdır ve içinde yer alan parlak yıldızlar, gökyüzünde kolayca fark edilir. Küçük Ayı ise Ursa Minor takımyıldızının ana bileşenidir ve en belirgin özelliği Kutup Yıldızı’nı içermesidir. Kutup Yıldızı, gökyüzündeki sabit bir referans noktası olarak kullanılır çünkü kuzey göğünde neredeyse sabit bir konumda bulunur.
Mitolojik Hikaye: Zeus, Kallisto ve Arkas
Antik Yunan mitolojisine göre bu iki takımyıldızının bir öyküsü vardır ve bu öykü, tanrıların entrikaları ve dönüşümleriyle doludur. Zeus’un gönlünü kapan bir kadın olan Kallisto’nun hikayesi, anlatılarda yer bulmuştur.
Tanrıça Artemis Yunan Mitolojisinde Zeus ile Leto’ nun kızı ve Tanrı Apollo’nun ikiz kız kardeşidir. 12 Olimposlu arasında yer alan tanrıça doğa tanrıçası, hayvanların koruyucusu, ay ve iffet tanrıçası olarak bilinirken av tanrıçası olarak da tanınmaktadır.
Yunan mitolojisindeki Hestia ve Athena gibi bakire tanrıçalardan bir tanesidir. Kendi bekaretine önem verirken kendi takipçileri olan kadınların da buna önem vermesini şart koşardı. Bu nedenle takipçilerine de yemin ettirirdi.
Artemis, özgür bir tanrıça olduğu için nymphalar dışında da takipçisi çoktu. Bir çok kadın takipçisi vardı ve onlar hem Artemis’e sadık kalacaklarına hem de iffetli kalacaklarına dair yemin ederlerdi. Bu kadınlar tanrıça ile birlikte dağlarda ve ormanlarda avlanır, birlikte vakit geçirirlerdi.
Bunlardan bir tanesi de Kallisto’ydu. Yeminini etmişti. Bu yemine o kadar bağlıydı ki erkeklerle olan tüm ilişkisini kesmişti. Artemis’in sadık bir avcısıydı ancak güzelliğiyle Zeus’un dikkatini çekmişti.
Zeus, Kallisto’ya tanrısal kılığında yaklaştı ve Kallisto’nun ona direnmesine rağmen O’nu kandırarak birlikte oldu. Başka bir versiyona göre ise Zeus, Kallisto’ya Artemis kılığında yaklaşır. Sonunda tanrı, Kallisto’yu bir şekilde elde eder.
Bu birliktelikten Kallisto hamile kalır. Başlarda bunu saklasa da bir gün Artemis ve tüm kadınlar birlikte nehirde banyo yaparken Artemis kadının karnındaki şişliği fark eder. Tanrıça buna o kadar öfkelenir ki O’nu bir ayıya çevirir ve sonra da O’nu vurur.
Kadının kendisi yüzünde öldürülmesine üzülen Zeus O’nu Büyük Ayı takımyıldızına ( Ursa Major) dönüştürür.
Zeus çoçuğun da ölmesini istemez bu nedenle Kallisto’nun rahmindeki bebeği kurtarması için Hermes’ i gönderir. Çocuğa Arkas adı verilir. Ölümünden sonra ise Zeus Arkas’ ı Küçük Ayı (Ursa Minor)’ya dönüştürür.
Mitin başka bir versiyonu daha vardır. Bu versiyonda ise Zeus’ un Kallisto ile birlikte olmasına ve bu birliktelikten bir çocuk doğmasına çok öfkelenen Hera kadını bir ayıya çevirir. Hera’ nın çocuğun da peşinden gideceğini tahmin eden Zeus, çocuğu kurtararak Hermes’ in annesi Maia’ya emanet eder. Arkas büyüdüğünde Arkadya Kralı olur (Diğer versiyonda da Arkas Arkadya Kralı olmuştur büyüyünce). Bununla birlikte çok iyi de bir avcıdır.
Bir gün ormanda avlanırken bir ayı ile karşılaşır, tabii ki bu ayının annesi olduğunu bilmez. (İşte derler ki; bu karşılaşma da Hera’nın başka bir oyunudur) Arkas, annesi olduğunu bilmeden kovaladığı ve en sonunda köşeye sıkıştırdığı ayıyı tam vurmak üzereyken göklerden bunu izleyen Zeus bu duruma izin vermez ve her ikisini de gökyüzüne alır ve bir takımyıldızına dönüştürür.
Bu durum Hera’ yı tatmin etmez. Titan Okeanos‘ a giderek Kallisto’nun asla deniz sularında yıkanmamasını ister.
Gerçekten de Büyük Ayı batmaz en azından mitin geçtiği yerde. Tabii ki bu durumun Hera’nın isteğiyle bir alakası yok, tamamen yıldızların bulunduğu yer ve gözlemin yapıldığı konum (enlem ve boylam) ile ilgili bir konu.
Gökyüzündeki Yıldızlar ve Mitler
Büyük Ayı ve Küçük Ayı takımyıldızları, hem bilimsel açıdan gökyüzündeki yıldız dizilimini inceleyen astronomlar için hem de mitolojik anlatılara ilgi duyanlar için büyük bir çekiciliğe sahiptir. Gökyüzünde bu iki takımyıldızı gözlemlemek, hem mitolojik hikayelerle hem de evrenin derinlikleriyle bağlantı kurma fırsatı sunar.